Ege Denizi'nde 470 tür tespit edildi: Yabancı türler tehlike yaratıyor
Ege kıyılarında tespit edilen 470 türden 29’unun yabancı olduğunu belirten Prof. Dr. Ergün Taşkın, yerli deniz çayırlarının ve makroalglerin tehlike altında olduğunu vurguladı.
Manisa Celal Bayar Üniversitesi’nden (MCBÜ) Deniz Biyoloğu Prof. Dr. Ergün Taşkın, Ege Denizi kıyılarında 470 makroalg ve deniz çayırı türü tespit ettiklerini açıkladı. Bu türlerden 29’unun yabancı olduğunu belirten Taşkın, yerli makroalg ve deniz çayırlarının bu nedenle tehlike altında olduğunu vurguladı.
YERLİ TÜRLER RİSK ALTINDA
Prof. Dr. Taşkın, yabancı türlerin özellikle hassas olan deniz çayırları ve gölgelik oluşturan makroalglerin yerlerini kaplamaya başladığını ifade ederek, gelecekte yerli türlerin habitatlardan çekilmesiyle yabancı türlerin bazı bölgelerde tamamen hakim olacağını söyledi. Bu durumun deniz ekosisteminde ciddi değişimlere yol açacağını belirten Taşkın, “Deniz çayırlarında 1000’in üzerinde tür barınıyor, besleniyor ve ürüyor. Çayırların yok olması, bu türlerin farklı bölgelere göç etmesine neden olacak” dedi.
TÜBİTAK DESTEKLİ PROJEDEN ÖNEMLİ SONUÇLAR
MCBÜ Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Hidrobiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Taşkın, TÜBİTAK destekli “Ege Denizi Makroflora Tür Çeşitliliği ve Ekolojik Kalite Durumunun Belirlenmesi” projeleri kapsamında 2021-2024 yılları arasında Edirne Enez’den Muğla Dalaman’a kadar kıyıları tarayarak Ege Denizi’nin makroalg ve deniz çayırlarını incelediklerini söyledi.
Elde edilen sonuçlara göre:
- 470 tür tespit edildi ve bunların 9’u ilk kez belirlendi.
- Türkiye denizel florasının yaklaşık %70’ini bu türler oluşturuyor.
- Ege kıyılarında genel olarak iyi ve çok iyi su kalitesine rastlandı. Ancak İzmir Körfezi gibi bölgelerde orta seviyelerde kaliteye rastlandı.
- Kıyısal makroflora, küresel ısınma, kirlilik ve balıkçılık faaliyetleri gibi faktörler nedeniyle değişim göstermeye başladı.
ACİL ÖNLEMLER GEREKİYOR
Prof. Dr. Taşkın, deniz çayırları ve yerli türlerin korunması için stratejiler geliştirilmesi gerektiğini vurgulayarak şu önerilerde bulundu:
- Kirliliğin önlenmesi için karasal baskının azaltılması, evsel ve endüstriyel atıkların kontrol altına alınması.
- Balıkçılık faaliyetlerinin 40 metre ve daha derin bölgelere çekilmesi.
- Marina ve limanların deniz çayırlarının bulunduğu alanlarda yapılmaması.
- Gemilerde ekolojik çapaların kullanılmasının teşvik edilmesi.
Küresel ısınmanın denizlerdeki etkilerinin giderek arttığını belirten Taşkın, bu sorunlara karşı acil adımlar atılması gerektiğini ifade etti.
Hiç yorum yok
hakaret içeren ve alâkasız yorumlar yayınlanmayacaktır. Hukuki sorumluluk yorum sahibine aittir.