REKLAM ALANI

KHA HABERLER

VAHAP DABAKAN :Geçen Haftadan yazımın (2. Bölümü) SEÇİM SONRASI NASIL BİR TÜRKİYE OLACAK?

PİRİNCİN TAŞLARI - Geçen Haftadan yazımın (2. Bölümü)
SEÇİM SONRASI NASIL BİR TÜRKİYE OLACAK?
                                                                           VAHAP DABAKAN
       Pazartesi günü (1. Bölüm) okuduğunuz yazımın devamı.
       Proje Irak oldu, Afganistan oldu, Suriye veya Libya oldu. Terör oldu,radikal İslam oldu. Bu ülkenin entelektüelleri, son otuz yıldır sadece bunları tartıştı. Önlerine konan gündemin dışında tek bir tartışma alanı açamadı. Ne sunulmuşsa onun hakkında “fikir” üretmeye kalktılar.Bunlar fikir değildi, o büyük istila projesinin bu coğrafyada pazarlanmasıydı. Bugüne kadar hep Batıcı aydınlar suçlandı. Ama kelli felli İslamcı, muhafazakâr aydınlar son otuz yıla dair aklı başında tek bir cümlekuramadı, bir duruş belirleyemedi coğrafyayı sarsacak bir dil üretemedi…
        Parça parça, ülke ülke yaşadıklarımızın tek bir hesabın unsurları olduğuanlaşılamadı. Birçok siyasetçi, devlet adamı, başbakan, zamanında bu tuzağa düştü. Ülkemizin aydınları, yazarları, kanaat önderleri bu tuzağa düştü.Bugün bakıyorum, seçime hazırlanan bazı siyasi partiler, liderler, kadrolar, sanki bu ülkede yaşamıyorlar gibi, yaşadığı ülkesini, dışarıya şikâyet edip medyaya beyanatları veriyorlar. Yaşadıkları ülkeyi jurnalliyorlar. Ülkelerinde yaşadıkları 15 Temmuz işgal hareketini, öldürülen Demokrasi Şehitlerimizi ve gazilerimizi unutmuşa benziyorlar. Yerlilik ve millilik projelerinin ilerletilmesi gerekirken, ellerinden geldiği kadar engelleme, yapılanı yıkma, projeleri durdurma konuşmalarını meydanlarda izliyoruz…
       Dünya siyasi tarihinin en büyük kırılmalarından biriyaşanıyor. Dünya savaşları dönemindeki kırılmalar bunlar. Tarih dönüşü yaşanan dönemler gibi bunlar. Bugünü, büyük değişimi, kırılmayı anlayan siyasi kadrolar geleceği kuracak. Onlar kuracak. Ezberlerle, eski dünyanın kalıntılarıyla konuşanlar değil. Hiçbir değer yargısı kalmayan bir dünyadayız artık. Sözleşmeler, teamüller, ulus üstü yapılar darmadağın oldu. Küresel iktidar paramparça oldu. Batı,yüzyıllara dayanan hükümranlığının son evrelerini yaşıyor. Doğu,yüzyılların suskunluğuna Recep Tayip Erdoğan, liderliğinde son veriyor ve büyük bir yükseliş grafiğigöstermeye başladı. Dünyanın dengesi, sanki kuzey/güney yer değiştirir gibi değişim yaşıyor…
24 Haziran, o ezberlerin tüketildiği son seçimdir
       Öyleyse sözlerimizi, iddialarımızı, durduğumuz yeri, kendimize ve dünyayabakışımızı kökten değiştirmek zorundayız. Bildiğimiz, ezberlediğimiz her şeyi unutmak, yenilerini keşfetmek zorundayız. Geleceğin dünyasınıgörebildiğimiz kadar var olacağız. Bugün, seçim öncesi sokaklarda, meydanlarda söylediğimiz sözler bizi bir yerleretaşımayacağı gibi geriye götürecektir. Bunu da kendi hükümdarlıklarını sürdürmek ve TBMM’sini kendi çiftlikleri yapmak istedikleri için eskiyi sürdürme çabaları olarak görüyorum. Bazı siyasi partilerimizin bunları bilmenin çok uzağındaolduğunu, böyle bir arayış ve sorumluluk hissetmediklerini, çokuluslusenaryo çerçevesinde ezberletilmiş eski Türkiye’ye sürdürmek istiyorlar…
       Öyle bir dünya yok artık. Belki bu ezberlerin tüketileceği son seçim olacak24 Haziran. O tarihten sonra herkesin başka bir dil kullanacağını, bugünküpozisyonundan uzaklaşacağını, dünyanın gerçeklerinin acı sonuçlarıyla yüzleşeceklerini, siyasi tez ve dillerinin tarihe karışacağını göreceksiniz. Müslüman Ülkelerin birbirlerine sahip çıkmamsı, zulümlerin karşısında suskun kalmaları, bir imha harekâtıdır. Coğrafyayı, ülkeleri, değerlerini, tarihini yok etme girişimidir. Hala bunu kavrayamayanlar, hala onlarla ortaklık kuranlar yüzyılların tarihine, coğrafyasına ihanet içindedir.İnsan hakları sözleşmeleri dâhil, demokratik değerler dâhil artık yeni
dünyanın korkutucu gerçekleri karşısında bir anlam ifade etmiyor…    
       Geçmişin bütün çatışma alanları yeniden açılıyor, bütün iddiaları bugüne taşınıyor, bütün husumetler güncelleniyor. Herkes kendi mevzisinden savunmaya geçiyor. Selahaddin Eyübü, Alparslan’ın, Abdülhamid'in yoludur. Bize düşen, Selahaddin’in, Alparslan'ın, Fatih’in, Kanuni’nin, 2.Abdülhamid’in hinterlandında savunma kalkanlarını güçlendirmektir. Bugünün büyük davası budur. Vatanseverlik, bugünün müslümanlığı,bugünün insanlığı, birbirine sahip çıkmak ve yenilenen dünyaya ayak uydurmaktır…
       24 Haziran seçimleri Türkiye için tarih dönümüdür. Anadolu halkının yüzlerce yıllıkyürüyüşünün en önemli kavşağıdır. Kim, hangi partiden olursa olsun, bu yakıcı, yıkıcı gerçeği iyi görmemiz lazımdır. Yeni Türkiye için oyumuzu iyi kullanalım. Çocuklarımıza ve torunlarımıza, gelecekteki Yeni Türkiye’yi hazırlamamamız lazım. Seçim sizin ve oy sizin… 


1.cı bölümü okumak için tıklayınız 

https://ege-a-news.blogspot.com/2018/06/secim-sonrasi-nasil-bir-turkiye-olacak.html
 

Hiç yorum yok

hakaret içeren ve alâkasız yorumlar yayınlanmayacaktır. Hukuki sorumluluk yorum sahibine aittir.