Nuray ÇAVUŞ : NARİN, SILA BEBEK ve DİĞERLERİ
Bugünlerde hepimiz televizyonlarda izlediğimiz haberlerle dehşete düşüyoruz. Ardı ardına gelen çocuk ve kadın istismarları, cinayet haberleri ile sarsılıyoruz. Birini hazmedemeden bir diğeri ile karşılaşıyoruz. Daha Narin olayı çözülmemişken bir başka haber gündeme düştü : Sıla bebek!
Bu da en az Narin olayı kadar acı ve dehşet verici…Ama ne yazık ki Narin olayı kadar gündeme gelmedi. Yoksa bu haberlere de mi alışmaya başladık? Oysa Malkara’daki olay da hem çok üzücü, bir o kadar da iğrenç. Yine masum bir yavru, yine sahnede yine cani ruhlu insanlar, ebeveynler…
2 yaşındaki bir bebek ancak aç olduğunu bizlere anlatabilir. Tuvalet eğitimine bile 2,5 yaşındayken başlanıyor. Bu yaştaki çocuklar kendini ifade edemez, acısını ancak ağlayarak bize gösterir. Eğer Sıla bebek hastaneye götürülmemiş olsaydı dayak ve tecavüz ne zamana kadar devam edecekti?
Hastanede tespit edilen darp izleri ve Adli Tıp’tan gelen kesin tecavüz raporu ile bu korkunç tablo ortaya çıktı. Bu kadar vahşete dayanamayan minik yavrumuzdan ayın 8’ine acı haber geldi. Artık o da Narin gibi melek olmuştu. Sözün bittiği yer…
Şimdi sorumlular yakalandı. Anne, üvey baba ve bu vahşeti yapan komşu çocukları cezalarını çekecekler, adalet yerini buldu mu diyeceğiz? Gerçekten adalet yerini bulacak mı? Cezalar yeterince caydırıcı mı? Bu soruların cevabını aslında hepimiz biliyoruz. Cezaların son derece yetersiz olduğunu, mevcut cezaların üst limitten verilse bile tam olarak uygulanmadığını hepimiz biliyoruz. Bu ülkede kravat iyi hal olarak değerlendiriliyor çünkü…Bazen düşünüyorum. Bu cezaları veren savcı ve hakimler evlerine döndüklerinde çocuklarının yüzüne nasıl bakıyorlar? Ama onların da yapabilecekleri fazla bir şey yok. Yasalarda köklü değişiklik şart.
Bu tip suçlulara verilen cezaların en iyi örneği ABD’de yaşandı. İlk kez bir eyalet mahkemesi çocuklara cinsel istismardan mahkum olanlara cerrahi kastrasyon (hadım) cezası verme hakkı taındı ve bu yasa Haziran’da yürürlüğe girdi. Bu yasa ile de ilk kez bir kişi bu cezaya çarptırıldı.
Bizde de aynı ceza ile birlikte hapis cezası verilse acaba bu kadar çok elim olay yaşanır mı? Çok mu zor bu suçlarla ilgili kanun çıkarmak? Önemli olan bataklığı kurutmak. Biz sadece ilaçlama yapıyoruz. Ama bataklık o sinekleri tekrar tekrar üretiyor.
Bütün bu suçlar diğerlerinde olduğu gibi gelip eğitime dayanıyor. Önce ailede, sonra okullarda çocukların iyi bir cinsel ve ahlak eğitimi almaları şart. Ama önce eğitim ailenin eğitimi ile başlamalı. Erkek hegomonyası olan bir toplumda cinsellik erkeklere verilmiş bir hak olarak görülmemeli, cinsellik tabu olmaktan çıkarılmalıdır.
Bir diğer çözüm de çalışan annelerin çocuklarını güvenle teslim edeceği ücretsiz kreşlerin açılması. O zaman anneler çocuklarını komşularına veya tanımadıkları kişilere bırakmak zorunda kalmazlar. Aslında kanunen 150 kadın çalıştıran her işyeri ücretsiz kreş hizmeti vermek zorunda ama uygulanmıyor. Her konuda olduğu gibi bu konuda da kanunlarımızda sorun yok. Sorun kanunun uygulanmamasında.
Narin, Sıla bebek ve niceleri… tüm bunlara baktığımızda annelerinin eğitimsiz ve sevgisiz olduğunu görüyoruz. Muhtemelen onlar da çocukken bu ve benzeri olaylara maruz kalmışlar ve bu olayları kanıksamışlardır. Genellikle bu tür olaylar erkek çocukları tarafından kız çocuklarına yaşatılıyor. Ve anneler sessiz kalıyorlar. Onun için önce kız çocukları eğitilmelidir. Çünkü kız çocuklarını da erkek çocuklarını da anne büyütür ve yetiştirir.
Çocuklarımıza koşulsuz sevgiyi öğretelim. Kız-erkek ilişkileri konusunda eğitelim. Her şeyin başı eğitim ve koşulsuz SEVGİ… Sevgiyle kalın…. Nuray ÇAVUŞ
Post Comment
Hiç yorum yok
hakaret içeren ve alâkasız yorumlar yayınlanmayacaktır. Hukuki sorumluluk yorum sahibine aittir.