YAŞLI CADI OLMAK YA DA GERÇEKLİĞİN DEMLİĞİNDEN SÜZÜLMEK…
Yazar arkadaşım,
Meral Kutluğ İlsever’in Bay Genç yayınlarından çıkan öykü yapıtı kapağı ile
ilgimi çekmişti.Yapıtın adının Yaşlı Cadı’nın Mutfağından olması zihinlerde
masalımsı bir hava estirir.
Öykü yapıtını
bir solukta okudum. Aradan geçen üç hafta sonunda yeniden okudum. İkinci
okuyuşum ayrıntılar içindi.Bilinen
gerçekliklerin sarmalında yazar bizi
kadın kahramanlarının dokunaklı gerçekliğinin içinden geçiriyor,düşün dünyamıza
dahil etmeyi başarıyor. Onun öykülerinde masal tadını değil, koyultulmuş gerçekliğin naturalist izlerinde buluyordunuz
kendinizi.Yazmaya cesaret edemediğiniz burnunuzun direğini sızlatan öykülere
tanık olmak afallatıyor.Yadsınan,unutulmak istenen, unutturulmak istenen ne
varsa aramızda yüzüyor.Gözümüze ,zihnimize kazınırcasına ölümsüzleşiyor.
Yazarın
öykülerindeki kadın kahramanlar arafta olmayıp hep bir nedenselliğin içinde yer
almakta, düz mantık algısının dışındaki seyretmektedir. Zayıflık ,çaresizlik
değil,nedenselliktir asıl olan. Bu yönleriyle bakıldığında aslında güçlü
kadınlardır ,aykırı bakışlarıyla dimdik ayaktadırlar.
Meral
Kutlug İlsever’in öykü yapıtındaki tüm öyküler tek tek
irdelenmeye değer ancak benim üzerimde dokunaklı olanlardan bir kaçına
değineceğim:Zehra öyküsü içimize hüzün doldurur.Bilindik ,yaşanmış dokunaklı
yanlarımızdır biraz.”Eskiyi anmak” iyi gelmez deriz de anmadan da geçemeyiz
yeni de anılmaz ki…Meryem adlı öyküsünde “Canavar anne” tınısı aramızda gezinen
benim de yüreğime çok dokunan bir yargı.
Nasıl bir canavar ana ki bebeğine acımamış öldürmüş deriz ya…Kadını canavar
haline getirenlere hiç sözümüz yoktur.Tıp ki kömür madenine girip de akça pakça
çıkanı sorgulamadığımız gibi.Düz mantığımızın işlevinde analitik düşüncenin
körleştiği gibi…
Hemşire Nevinde de güçlü bir kadın yönünü yoklar. Biri neden
,biri sonuç kadın kahramanlar takibiyle
okuyucuyu şaşırtmayı başarır.
Balık Kokan Evler’de ne kadar hüzün doldurur
yüreğimizi.Yaşamın sıradanlığında ,ölümün de sıradanlığı içimizi yakar da
geçmez ,balık kokusu bize geçer.
Meral Kutlug
İlsever özellikle kadını delirten, çılgınlaştıran kocaman baskıya, zihniyete
döndürür yüzünü.Okuyucuya öykü
kahramanını yargılamak,baskı altına almaktan çok sorgulayıcı bakışı olmasını
ister.İçimizden biridir yazarın kahramanları.Öykülerini tadında bırakan yazar,
okuyucunun hep uyanık olmasından yanadır.
Onun yazdıklarını
yaşıyoruz içimizde bir kangeren,İçimizde büyüyen çıngıraklı yılanlar… Yılana
dokunmadan yaşanacak günler geride kalmış. Etik rezaletinden beslenmek mubah
sayılmış. Rezil gerçeklerin üzerine basa basa dile getirişini kutluyorum
yazarımızın.
Yazarın
yazdıklarında kendimden, çevremdeki nefes alıp veren kadınların öykülerinden bir
demet aldım. Öykü yazarımız benim gibi gerçeklerden yola çıkarak harmanlıyor
öykülerini.Yazarımızın 2. Baskısını kutluyorum ,nice baskıları ,nice
okuyucuları olsun. Yaşlı Cadının Mutfağından
aldığımız tarifler yaşamdan yana olsun .
Hatice
ALTUNAY KHA
Hiç yorum yok
hakaret içeren ve alâkasız yorumlar yayınlanmayacaktır. Hukuki sorumluluk yorum sahibine aittir.