REKLAM ALANI

KHA HABERLER

Zarrap davasının asıl hedefi işte bu.


Bugün ABD'de görülen ve bir sirke dönen Zarrap davasında asıl hedefin Halkbank üzerinden Türkiye ve Tayyip Erdoğan olduğunu size şimdi öyle bir örnekle anlatacağım ki, çok ama çok şaşıracaksınız.
ABD, 2001 yılında kapatamadığı hesabı bugün yalan yanlış FETÖ belgeleriyle kurgulanmış sözde dava üzerinden görmeye çalışıyor..
Yıl 2001, IMF Başkanı Köhler diyor ki;
"Kamu bankalarınız yani Halkbank, Vakıfbank ve Ziraat Bankası'nın özelleştirme sürecini tamamlayın, tamamlayamıyorsanız KAPATIN!.
Biz de bunu taahhüt etmişiz dönemin hükümeti tarafından.
Bu bankaların 2001 yılındaki kamu zararı 22.9 milyar dolar. Ve aktif toplamları 67 milyar dolar.
Ve o dönem bir gecede tam 100 Halkbank ve Ziraat Bankası şubesi kapattırılıyor.
Vakıfbank o dönemde satıya çıkarıldı.
Societe General Bank isimli bir Fransız bankası alıcı oldu ama şartı vardı:
Vakıfbank'ı alırım ama 750 milyon dolar nakit sermaye koyacaksınız.
Ve ben bilabedel yani BEDELSİZ yani HİÇ PARA VERMEDEN bu bankayı alırım!"

PEKİ SONRA NE OLDU?
2002 yılında AK Parti hükümeti geldi ve 2003 yılı Mayıs ayında "Taahhütlerimizden vazgeçiyoruz.
Vakıfbank, Halkbank ve Ziraat Bankası'nı satmıyoruz ve kapatmıyoruz." Peki sonra ne oldu?
Vakıflar Bankası 2003, 2004 ve 2005 yıllarında dünyanın en hızlı büyüyen bankası oldu.
Bankanın yüzde 20 hissesi Borsa İstanbul'da tamı tamına 1 milyar 750 milyon dolara halka arz edildi.
3 bankanın bugünkü aktiflerinin toplamı 805 milyar dolar! Son 15 yılda bu üç bankanın yaptığı kar; tam 82 milyar 800 milyon TL.
Bu rakamlar afaki değil, ezbere hiç değil; Ekonomi Bakanlığı'nın verileri. Bakan Nihat Zeybekci bu verileri verirken, Türkiye'nin 15 yılda nereden nereye geldiğini anlattığı kadar, Halkbank ve diğer kamu bankalarıyla neden bu kadar uğraştıklarını da anlıyoruz.
ABD'si, uluslararası para fonları artık diz çöktüremedikleri Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni, ekonomisini, bankalarını; yalan-dolanla, FETÖ terör örgütünün uydurduğu kurguladığı sözde belgelerle teslim almaya çalışıyorlar.
Ama nafile. Sadece Tayyip Erdoğan değil, 80 milyon bu sefer diyor ki; One Minute..

MİLLİ İSTİHDAM YOLUNDA DEVRİM
Çalışma hayatında AK Parti hükümetinin yaptıklarına devrim dersek abartmış olmayız.
Neden mi?
İmalat ve bilişim sektörlerinde mevcut istihdama ilave her bir çalışanın tüm sigorta primleri ve vergilerini devlet karşılıyor da ondan.
18-25 yaş arası gençlere-kadınlara ve engellilere teşvikten 18 ay yararlanma imkanı sunuluyor da ondan..
İŞ-KUR tarafından verilen işbaşı eğitim programlarına katılan herkese günlük 54 TL cep harçlığı veriliyor da ondan..
Katılımcıların genel sağlık sigortası ve iş kazası, meslek hastalığı primlerini devlet karşılıyor da ondan..
Gerisi mi?
Daha çok var ama bizim yerimiz bu kadarına yetti şimdilik. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Jülide Sarıeroğlu ile görüşüp daha fazla detay aldıkça sizlerle paylaşmaya devam..

TBMM'DE ÇARŞAMBA'NIN TADI
Meclis'ten ve Ankara'dan size hep siyaset yazacak değiliz.
Mekan siyaset mekanı ama konu mis gibi yemek olsun bugün de.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın talimatıyla Cumhuriyet tarihinde TBMM'de ilk kez kadın İdare Amiri seçildi.
İdare Amiri AK Parti Mardin milletvekili Ceyda Bölünmez, Çankırı'da görev başına gelir gelmez farklılığını gösterecek işler yapıyor.
Geçenlerde sohbet ederken bunlardan en ilginç geleni sizlerle paylaşmak istedim.
2018 yılı ile birlikte her Çarşamba, bir ilimizin mutfak kültürü milletin meclisinde yer alacak.
O hafta hangi il mutfağından ikramlar yapılacak ise o ilin valisinin belirleyeceği aşçılar Ankara'ya gelecek, alışverişini yapacak ve Çarşamba gününe bütün yemeklerini hazır edecekler.
Hem kültürel paylaşım hem ağız tadıyla siyasetin keyifli tarafı da yaşanacak.

GÜNÜN SÖZÜ
 Bugün bizdeki muhalefet iktidarı düşürmek için vatanı düşürmeye bile razıdır... Necip Fazıl Kısakürek (16 Nisan 1956)
.

Hiç yorum yok

hakaret içeren ve alâkasız yorumlar yayınlanmayacaktır. Hukuki sorumluluk yorum sahibine aittir.