REKLAM ALANI

KHA HABERLER

Zakir KAYA "23 Nisan dünyada kutlanan ilk çocuk bayramıdır

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı
`nin 

 günü kurulmasının onuruna, TBMM tarafından sadece 

ına değil, bütün Dünya çocuklarına ithaf edilen, her yıl 23 Nisan günü kutlanan, 
`nin milli bayramıdır. 23 Nisan, TBMM`nin açılışı ve dolayısıyla da halkın yönetime tam anlamıyla hakim olmasının ilk günü olduğu için ulusal egemenlik açısından da önemli bir anlam taşır. 

Türkiye Büyük Millet Meclisi`nin Tarihçesi


`un işgalinden üç gün sonra, 


 tarihinde bildiri yayımladı. Bildiride, "olağanüstü yetkiler taşıyan bir Meclisin 
`da toplanacağı, Meclis`e katılacak üyelerin nasıl seçilecekleri, seçilenlerin en geç onbeş gün içinde yapılması gereği, kesin ve kararlı ifadelerle yer alıyordu. Ayrıca, dağılan Meclis-i Mebusan`ın üyeleri de Ankara`daki Meclis`e katılabileceklerdi. 

Türkiye Cumhuriyeti`nin kuruluş temelleri Ankara`daki bu ilk tarihi binada atıldı. Birinci Meclis Binası, 

`nın yönetim yeri olarak pek çok tartışma ve milli kararlara sahne oldu: Bu yapı bugün 
 olarak, ilk yılların anılarını sergiliyor. İllerde seçilen temsilciler ve Meclis-i Mebusan`ın bir kısım üyeleri Ankara`ya geldiler. Ankara`nın o günkü şartlarında Meclis`in toplanabileceği elverişli bir bina yok gibiydi. Sonunda, 
 döneminde, 
 kulübü olarak yapılmış tek katlı bir bina uygun görüldü. Eksik kalmış yapı tamamlandı, okullardan toplanan ve halkın katkısıyla sağlanan eşyalarla donatıldı. Hazırlıklar tamamlanınca, Atatürk 21 Nisan`da yayınladığı ikinci bir bildiri ile, Meclis`in 23 Nisan günü toplanacağını ve açılış töreninin nasıl yapılacağını duyurdu. 

 Cuma sabahı erken saatlerde, Ankara`da bulunan herkes Meclis Binası çevresinde toplandı. Halk, kendi kaderine sahip çıkmanın coşkusu içindeydi. 
`nde kılınan öğle namazından sonra, Meclis binası girişinde bir tören yapıldı. Saat 13.45`de, Ankara`ya gelebilen 115 milletvekili Meclis salonunda toplandı. 

Parlamento geleneklerine göre, en yaşlı üye olan Sinop Milletvekili Şerif Bey (1845), Başkanlık kürsüsüne çıktı ve aşağıdaki konuşmayı yaparak Meclis`in ilk toplantısını açtı. 

"Burada Bulunan Saygıdeğer İnsanlar, İstanbul`un geçici kaydiyle yabancı kuvvetler tarafından işgal olunduğu ve bütün temelleri ile halifelik makamının ve hükümet merkezinin bağımsızlığının yok edildiği hepimizce bilinmektedir. Bu duruma baş eğmek, milletimizin, teklif olunan yabancı köleliğini kabul etmesi demektir. Ancak tam bağımsızlık ile yaşamak için kesin olarak kararlı bulunan ve ezelden beri hür ve başına buyruk yaşamış olan milletimiz, kölelik durumunu son derece ve kesinlikle reddetmiş ve hemen vekillerini toplamaya başlıyarak Yüksek Meclisimizi meydana getirmiştir. Bu Yüksek Meclisin en yaşlı üyesi sıfatıyla ve Allah`ın yardımıyla milletimizin iç ve dış tam bağımsızlık içinde alın yazısının sorumluluğunu doğrudan doğruya yüklenip, kendi kendisini yönetmeye başladığını bütün dünyaya ilan ederek, Büyük Millet Meclisi`ni açıyorum." 

Bu açış konuşmasında, milli egemenliğe dayalı yeni Türk parlamentosunun adı da "Büyük Millet Meclisi" olarak konulmuştu. Bu ad herkesçe benimsendi. Daha sonra Atatürk`ün tüm konuşmalarında yer aldığı şekliyle ve ilk kez 


 tarihli 
 Kararnamesinde de yazılı olarak, "Türkiye Büyük Millet Meclisi" (TBMM) adı kalıcılık kazandı. 

TBMM, 


 günü yaptığı ikinci toplantısında Mustafa Kemal Paşa`yı (Atatürk), başkanlığa seçti. Mustafa Kemal Paşa, kendi öncülüğünde kurulan TBMM`nin başkanlığını Cumhurbaşkanı seçildiği gün olan 

 tarihine kadar sürdürdü. TBMM, açılışından iki gün sonra, sadece yasama değil, yürütme gücüne de sahip olacak hukuki ve siyasi yapısını düzenleme çalışmalarına başladı. 

Bu düzenlemeler, TBMM`nin tam bir "güçler birliği" ilkesini benimsediğini göstermişti. 

2 Mayıs 1920`de Bakanlar Kurulu`nun seçilmesi hakkındaki yasa çıkarıldı. 11 Bakandan oluşan "Meclis Hükümeti", 5 Mayıs`da TBMM Başkanı Mustafa Kemal Paşa`nın başkanlığında ilk toplantısını yaptı. TBMM`nin açılışı ile birlikte, milli egemenliğe dayalı yeni Türk Devleti doğmuş oluyordu. Birinci TBMM`nin iki temel hedefi, kesin zaferi kazanmak ve yeni devletin otoritesini güçlendirmek, kalıcılığını gerçekleştirmekti. Öncelikle, ülke topraklarının yabancı işgalinden kurtarılması gerekiyordu. 


`de 
 ile imzalanan 
, TBMM`nin yaptığı ilk uluslararası andlaşmaydı. Böylece 
 kapandı. 

`de imzalanan 
 ile 
, yeni Türk Devletini ve 
 ilkelerini tanıdı. 6-11 Ocak 1921`de 
, 23-31 Mart 1921`de 
 ve 

`de 
 sonucunda,

`de imzalanan 
 ile 
 savaştan çekildi. Aynı yılın sonunda 
da TBMM hükümetiyle işbirliğine giriştiler. 1922 yılında, 
 ve 
 dışında, TBMM, tüm ülkelerle iyi ilişkiler içindeydi. 


`de 
 kazandılar. 
`de 
kurtarıldı. 
`de ise 
`da hiçbir yabancı askeri güç kalmamıştı. Yeni Türk Devleti`nin bu başarıları karşısında İngiltere de dahil olmak üzere 
 ile 

`de 
imzalandı. Doğu Trakya kurtuldu. İtilaf Devletleri, 
`de 
`da barış görüşmelerinin yapılmasını kararlaştırdılar. Uzun süren görüşmeler sonunda 

`de imzalanan 


`de TBMM`de onaylandı. Yeni Türk Devleti, böylelikle askeri, siyasi ve ekonomik özgürlüğüne kavuştu. 

23 Nisan`ın "Ulusal Egemenlik" ile ilişkisi



 Büyük Millet Meclisi`nin açılış günüdür. Her 23 Nisan günü Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı`nı bütün Dünya çocukları birlikte kutlarlar. 

Egemenlik yönetme yetkisidir. Ulusal egemenlik; yönetme yetkisinin ulusta olmasıdır. 

döneminde egemenlik padişaha aitti. 
 ülkeyi yönetirdi. İmparatorluğun son yıllarında padişahlar kişisel rahatlarını düşündüler. Yurt bakımsız kaldı. Ülke sorunları yüzüs­tü bırakıldı. Bu sırada 
başladı. Savaş dört yıl sürdü. Osmanlı İmparatorluğu`nun de saflarına katılmış olduğu 
savaşta yenildi. Savaş kurallarına göre Osmanlı İmparatorluğu da yenil­miş sayıldı. Bütün ülke İngilizler, Fransızlar, Yunanlılar, İtalyanlar tarafından paylaşıldı. Padişah ve yandaşları ülkenin paylaştırılmasına ses çıkarmadılar. 

Mustafa Kemal Paşa Ulusal Kurtuluş Savaşı`nı başlatmak için İstanbul`dan 

`a 

 günü geldi. Samsun`dan 
`ya, oradan 
`a ve 
`a gitti. Sivas ve Erzurum`da kongreler topladı. Mustafa Kemal Paşa egemenliğin ulusta olduğuna inanıyordu. Bu inançla "Ulusu yine ulusun azim ve kararı kurtaracaktır. Tek bir egemenlik vardır, o da ulusal egemenliktir." ilkesini öne sürdü. Yurdun dört bir yanından seçilip gelen temsilciler - günümüzün milletvekilleri - 
`da 23 Nisan 1920 günü toplandılar. 

İlk Büyük Millet Meclisi`nin toplandığı yapı Ankara`da 


`ndan istasyona giden caddenin başındadır. Bugün Kurtuluş Savaşı Müzesi olan bu yapı tek katlıdır. O yıllarda Türkiye yokluk içindeydi. Milletvekillerinin oturduğu sıralar bir okuldan getirildi. Meclis gaz lambası ile aydınlanıyor, soba ile ısınıyordu. Top seslerinin Ankara`da duyul­duğu zamanlarda bile meclis düzenli toplandı. 

Ulusal Kurtuluş Savaşıyla ilgili bütün kararlar bu mecliste alındı. Mustafa Kemal Paşa`nın önderliğinde Türk ulusu ulusal inancın nelere baş gelebileceğini gösterdi. Ezilen uluslara kurtuluş yolunu açtı. Bağımsızlık savaşının öncüsü olan İstiklal Savaşı yeryüzünün öteki uluslarına örnek oldu. 

23 Nisan`ın çocuklar açısından önemi

23 Nisan dünyada kutlanan ilk çocuk bayramıdır. Atatürk`ün Türk çocuklarına armağan ettiği bu bayram şenliklerine yabancı ulus­ların çocukları da katılır. Atatürk çocuklara çok değer verir, gezilerinde okullara uğrar, ders dinler, sorular sorardı. "Bugünün küçükleri yarının büyükleridir." diyen Atatürk, yönetimin bayram süresince öğrencilere bırakılması geleneğini başlattı. 23 Nisan`da yönetim birimleri seçimle gelen kurullar bir süre çocuklara bırakılır. Bu güzel gelenek her yıl yinelenir. Her 23 Nisan`da bütün Türkiye bir bayram alanı olur. Çocuklar törenlerde konuşÂ­malar yaparlar, şiirler okurlar. 


Hiç yorum yok

hakaret içeren ve alâkasız yorumlar yayınlanmayacaktır. Hukuki sorumluluk yorum sahibine aittir.