REKLAM ALANI

KHA HABERLER

"Zakir KAYA " TARİHİ BİTLİS KALESİ VE İSKENDER'İN HİKAYESİ !"

             Büyük İskender Savaş kaybetmiş, kuşattığı kaleyi alamamıştır. Ancak en çok onuruna dokunan ihanete uğramaktır. En sadık adamı Bidlis, Çapakçur'a gitmeden hazinesini sunduğu sadık hizmetkarı, ona ihanet etmiştir. Koskoca Makedonya Kralı İskender, çekildiği Muş ovasında yitirdiklerini düşünmektedir. Ayaklarının dibine serilen hediyeler ile irkilir. Bidlis, kralın önünde yeri öpmekte dir. 
İskender şaşkın, hiddetle seslenir: "Hey, sen kahrolası adam. Neden bunca askerimi öldürdün?" Bidlis hemen yanıt verir; " Efendim, alınması güç bir kale inşa etmemi siz buyurdunuz. Ben de emriniz üzere yaptırdım. Öyle bir kale olmalı ki, Büyük İskender bile almakta güçlük çeksin." 


M. Ö 3 ya da 4. yüzyıl, iki dere suyunun birleştiği kayanın üzerine bir kale yapılır. Etrafına hendek açılmaz zira sarp kayalıklar geçit vermez. Kale, her anlamda korunaklıdır çünkü kral, kendinin bile alamayacağı bir kale yapılmasını istemiştir. Kralının isteğini yerine getirmek için Bidlis, mahir yapı ustalarını ve ilim adamlarını kalenin inşasında görevlendirir. Kale, kralın dönüşüne hazır olmalıdır. Büyük İskender ki -ona iki boynuzlu, İki Karnlı Bey anlamında Alexander diyorlardı- kalenin doğusundaki sulardan içerek şifa bulmuş burada sakin bir uykuyu dalmıştı. Krala huzur ve şifa veren bu yer, onu hiç üzmemeli ona hep huzur vermeliydi. 


Bidlis, kaleyi Büyük İskender'in büyüklüğüne yakışır şekilde yaptırır ve kale bitince içine girip kralın dönüşünü bekler. Çünkü İskender öyle istemiştir: "Benim sadık hizmetçim, eğer Chasulchas olmak istiyorsan, hazinemden keselerle yeteri kadar altın al ve hemen şuraya bir kale kur. Çapakçur' dan döndüğümde bitmiş olsun. Öyle bir kale olmalı ki alınması güç olsun. Bu kaleyi ben bile kuşatsam, almakta zorluk çekeyim."
Çapakçur'u alarak dönen kral, kalenin yapılmış olduğunu görerek daha bir keyiflenir. Ancak bir sorun vardır. Kalenin kapıları İskender'e açılmıyordur. Kral, öfke ile kaleyi kuşatma emrini verir. Geceli gündüzlü saldırı başlar. Kale, bir türlü düşmüyordur. Kral, Bidlis'e elçi gönderir: "İşlediğin tüm bu suçlara rağmen seni bağışlıyorum. Çık dışarı." Bidlis, efendisinin ordusunu taşa tutar, demir oklar yağdırır. 40 gün kral ve hizmetkarı arasında çok kanlı, çetin bir savaş olur. 41. gün kalenin kayalıklarındaki bir mağaradan çıkan eşek arıları İskender ve ordusunu geri çekilmeye zorlar. Koskoca İskender'in burnu ve kulakları şişmiştir. Muş ovasına ordusu ile çekildiğinde yorgun ve sinirlidir. 


İskender'in alamadığı ancak daha sonra mücevher kutusu ve hediyeler ile anahtarının sunulduğu kale Bitlis Kalesi... Fransızların kayıtlarına Büyük İskender'in payi tahtı olarak geçen kale, hizmetkar Bidlis'e valilik yolunu açmıştır. Bitlis şehrinin ismi Bidlis'ten gelmektedir. Kale, hem gücün hem ilmin hem de sadakatin simgesidir.
BÜYÜK İSKENDER'E GEÇİT VERMEYEN KALE....

Hiç yorum yok

hakaret içeren ve alâkasız yorumlar yayınlanmayacaktır. Hukuki sorumluluk yorum sahibine aittir.