Ahmet Özal'dan müthiş itiraflar!
Ahmet Özal'dan müthiş itiraflar!
Gündemi sarsan program YazBoz'a konuşan Ahmet Özal çarpıcı itiraflarda bulundu: Babama en az 100 suikast girişimi oldu. 'Kürt sorununu bitireceğim' dedikten iki yıl sonra öldürüldü...
Ergün Diler ile Bekir Hazar'ın hazırlayıp sundukları A Haber'de her cumartesi gecesi yayınlanan YAZBOZ, yine çarpıcı itiraflarla gündeme oturdu.
Rahmetli Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın oğlu Ahmet Özal'ın katıldığı program dönemin bilinmeyenleri ile ilgili bir çok önemli itirafta bulundu. İşte Ahmet Özal'ın çarpıcı sözleri...
* Babamı sürekli dinliyorlardı. Annemin yatak odasından bile onlarca böcek çıktı. Başbakanlık konutu, Cumhurbaşkanlık Köşkü hep böcek kaynıyordu. Ne kadar temizlediysek hep yenilerini yerleştirdiler. Babam da gizlisi saklısı kalmadığı için açık açık konuşmaya başlamıştı.
ERDOĞAN'A DA SUİKAST VAR
* Babam en az 80-100 kez öldürülmek istendi. En iyi planladıkları geçirdiğimiz uçak kazasıydı. Uçakla oynanmıştı. Teknik heyetin verdiği raporda infilak etmeme oranı yüzde 5'ti. Bu babama yapılan hangarda oynanmış bir plandır. Şimdi Başbakan Erdoğan'a da bizim duymadığımız bir çok suikast tertip edildiğini düşünüyorum.
* Kartal Demirağ bir tetikçiydi. Veli Can Oduncu'ya gittiler ilk. Onun cevabı "Ben alnı secdeye değen birine ateş etmem" olunca infaz ettiler hapiste. Sonra Kartal Demirağ'ı buldular.
* İsviçre istihbaratından bilgiler geldi bize. Yapılan ödemeler, kimlerin bunun arkasında olduğunu hep çözdü babam. "Türkiye çok hızlı bir kalkınma yakaladı. Türkiye'nin kalkınması suikastımdan daha önemlidir" diye açıklamadı.
* Medyanın tek istediği şey siyasette güçlü olmaktı. Medya patronları, milletvekili listeleri hazırlayıp benim adamımı koy diye o listeyi gönderirlerdi. Babamın döneminde bu ufak ufak bitmeye başladı.
* 90'lardan sonra medya patronlarının medya dışında başka işleri de olmaya başladı. 'Şunu yapmazsanız bunu yazarız' durumu her zaman oluyordu. Yapmazsan, manşetler atmaya başlıyorlar seni ezene kadar, kabul ettirene kadar.
* Babam en az 80-100 kez öldürülmek istendi. En iyi planladıkları geçirdiğimiz uçak kazasıydı. Uçakla oynanmıştı. Teknik heyetin verdiği raporda infilak etmeme oranı yüzde 5'ti. Bu babama yapılan hangarda oynanmış bir plandır. Şimdi Başbakan Erdoğan'a da bizim duymadığımız bir çok suikast tertip edildiğini düşünüyorum.
* Kartal Demirağ bir tetikçiydi. Veli Can Oduncu'ya gittiler ilk. Onun cevabı "Ben alnı secdeye değen birine ateş etmem" olunca infaz ettiler hapiste. Sonra Kartal Demirağ'ı buldular.
* İsviçre istihbaratından bilgiler geldi bize. Yapılan ödemeler, kimlerin bunun arkasında olduğunu hep çözdü babam. "Türkiye çok hızlı bir kalkınma yakaladı. Türkiye'nin kalkınması suikastımdan daha önemlidir" diye açıklamadı.
* Medyanın tek istediği şey siyasette güçlü olmaktı. Medya patronları, milletvekili listeleri hazırlayıp benim adamımı koy diye o listeyi gönderirlerdi. Babamın döneminde bu ufak ufak bitmeye başladı.
* 90'lardan sonra medya patronlarının medya dışında başka işleri de olmaya başladı. 'Şunu yapmazsanız bunu yazarız' durumu her zaman oluyordu. Yapmazsan, manşetler atmaya başlıyorlar seni ezene kadar, kabul ettirene kadar.
PAŞALARIN KIRMIZI DOSYASI
* Babamın başbakanlıktaki 3 ya da 4. günü, Ankara'da babamı ziyaret ettim. İki paşa çıktı odadan. 2 tane kırmızı kalın dosya getirip vermişler. Birinde Kıbrıs politikası, diğerinde Kürt politikası yazıyor. Babamı bunları uygulamadığı için irticacı, Kürtçü diye suçladılar.
* Ölümünden iki gün önce Türkmenistan'ın başkenti Aşkabat'taydı babam. Beni aradı ve telefonda "Kürt sorunun bitireceğim" dedi. Ertesi gün Türkiye'ye döndü. Ondan sonraki gün de zaten hayatını kaybetti.
* Erol Simavi'nin bir yazısı vardı Hürriyet'te. Açık mektup... Çok ağır bir yazıydı. Babamdan bahsederken mahlûkkelimesini kullanmıştı. O kadar terbiyesizce bir yazı yazacağını düşünmüyorum. Onu kaleme alan Erol Bey değildi. Başkalarının etkisiyle yazılmıştı sadece imzası vardı Erol Bey'in.
* Babamın başbakanlıktaki 3 ya da 4. günü, Ankara'da babamı ziyaret ettim. İki paşa çıktı odadan. 2 tane kırmızı kalın dosya getirip vermişler. Birinde Kıbrıs politikası, diğerinde Kürt politikası yazıyor. Babamı bunları uygulamadığı için irticacı, Kürtçü diye suçladılar.
* Ölümünden iki gün önce Türkmenistan'ın başkenti Aşkabat'taydı babam. Beni aradı ve telefonda "Kürt sorunun bitireceğim" dedi. Ertesi gün Türkiye'ye döndü. Ondan sonraki gün de zaten hayatını kaybetti.
* Erol Simavi'nin bir yazısı vardı Hürriyet'te. Açık mektup... Çok ağır bir yazıydı. Babamdan bahsederken mahlûkkelimesini kullanmıştı. O kadar terbiyesizce bir yazı yazacağını düşünmüyorum. Onu kaleme alan Erol Bey değildi. Başkalarının etkisiyle yazılmıştı sadece imzası vardı Erol Bey'in.
SİMAVİ'NİN PARMAĞI VAR MI?
* Ahmet Özal, "Erol Simavi'nin Kartal Demirağ suikastinde bir rolü var mıydı?" sorusuna evet ya da hazır demezken şu cevabı verdi: Bütün bu konular bazı adreslerde bulunan kozmik odalarda arşivlerde var. Bir gün inşallah birileri girer o kozmik odalara ve Türkiye'nin önüne koyar. O zaman hepsi ortaya çıkar.
* Ahmet Özal, "Erol Simavi'nin Kartal Demirağ suikastinde bir rolü var mıydı?" sorusuna evet ya da hazır demezken şu cevabı verdi: Bütün bu konular bazı adreslerde bulunan kozmik odalarda arşivlerde var. Bir gün inşallah birileri girer o kozmik odalara ve Türkiye'nin önüne koyar. O zaman hepsi ortaya çıkar.
* Ahmet Özal, babasının üzerinde çok oyun oynandığını söylerken "Turgut Özal'a kondurulmak istenen sıfatlar vardı. İrticacı Kürtçü gibi. Çok suçladılar rahmetliyi. İnanıp da bunlara rahatsız olanlar da vardı. Kendi beyinlerindeki çözümleri Turgut Özal'ı yok etmekti" dedi.-MEVLÜT YÜKSEL / Takvim
.jpg)
Hiç yorum yok
hakaret içeren ve alâkasız yorumlar yayınlanmayacaktır. Hukuki sorumluluk yorum sahibine aittir.