TÜRKİYE’NİN GERÇEĞİ ‘’YENİ ANAYASA İLE YÜZLEŞMESİDİR’’

TÜRKİYE’NİN GERÇEĞİ ‘’YENİ ANAYASA İLE YÜZLEŞMESİDİR’’

ANADOLU BASIN YAYIN BİRLİĞİ'de KURUCU VE 1.DÖNEM GENEL 

BAŞKAN,YAŞAM BOYU ONURSAL GENEL BAŞKAN.

18 Ekim 2008 - halen

Hasan Alparslan :Yazdı

..
“ANAYASA toplumsal sözleşmedir” denildiğine göre toplumun değerlerini, önceliklerini dikkate alıp korumayan bir Anayasa yine tartışmaların odağı olacaktır.
Yeni Anayasa’nın konsepti eski Anayasalarla farklılaşmak ve kıyaslanmak yerine 21. Yüzyılda hukukun kazanımları ve büyük bedeller ödenerek oluşmuş çağdaş hukukun vardığı noktaları dikkate alan, milletimizin binlerce yıldır muhafaza ettiği temel ve referans değerlerini kollayan bir yapıya sahip olmalıdır.

Burada kuvvetler ayrılığı prensibi gelecekte hiçbir şekilde yeni tartışmalara ve boşluklara mahal vermeyecek şekilde yerli yerine oturtulmalı, bu konuda kurumların konumları, yetkileri ve sorumlulukları sağlıklı ve net bir şekilde tanınmalı ve demokrasiyi ve demokratik işleyişi tehdit eden unsurlar ayıklanmalıdır.

Yasama, yürütme ve yargının yetki sınırlarını ihlalini ortadan kaldıracak düzenlemeleri ihtiva etmelidir.

Yani Anayasa; 1921 ve 1924 Anayasalarının taşıdığı Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş felsefesini güçlü bir şekilde muhafaza etmeli, 1961 Anayasa’sının sağladığı temel hak ve hürriyetleri genişleterek daha iyi bir şekilde teminat altına alınmalı, devletin ÜNİTER yapısını ve milli birliği koruyan değerlerini vazgeçilmez bir şekilde korumalıdır.

Yeni anayasa sivil Anaysa tanımı ile tartışmaya açılmıştır. Daha sonra buna başka bir sıfat eklenerek ilk sivil Anayasa söylemi ortaya çıkmıştır.

İlk sivil Anaysa tabiri; 1921 ve 1924 Anayasa’larına gönderme yapılarak Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş felsefesini, ideolojisiz Anayasa tabiri ise; Kurtuluş Savaşı’nın Başkomutanı Atatürk düşüncesini dışlayan bir anlamda kullanıldığı izlemini vermektedir.

Yeni bir Anayasa olduğunda 82 Anayasa’sıyla mukayese edilecek, benzerlikleri aynı olan kısımları, tümüyle farklı yerleri olacaktır.

550 Milletvekili bu akademik çalışmayı nasıl benimseyecektir, ona bakmak gerekir.

Türkiye önemli bir ülke… Bu sadece ülkemizin değil, birçok ülkenin kabul ettiği bir gerçektir. Türkiye’nin bölgesel gücü, tarihi birikimi, geçmişi, tecrübeleri var.

Türkiye, dünya barışına da katkılar sağlayan bir ülke. Bu yüzden, Türkiye ne kadar güçlü olursa, hem içeriden, hem dışarıdan kendisinden beklenen görevlerin gerçekleşmesi çok daha kolay olacaktır.

Yapılacak iş; gece gündüz demeden çalışmak VE 2013 Anayasa’sına bir an önce kavuşarak uygulamaya koymaktır.

Çünkü… Türkiye çalışarak yeni Anayasa ile bir yere gelebilir. Yeni Anayasa uygulamaya konulduğunda Türkiye’ye faydası olmayacak, Türkiye’yi daha ileri noktaya getirmeyecek tartışmalardan, gerilimlerden oldukça uzak durmak, daha huzurlu, daha kalkınmış bir ülke, daha da güçlü bir Türkiye için elbirliğiyle çalışmaktır.Ve de…..

Türkiye’nin gerçeği ’’ yeni Anayasası ile yüzleşmesidir’’… Saygılarımla..