"Balyoz Planı" davasında yeniden yargılama sürüyor
Anayasa Mahkemesi'nin "hak ihlali" kararının ardından tahliye edilen "Balyoz Planı" davasının 236 sanığının yeniden yargılanmasına devam ediliyor.
İSTANBUL
Anayasa Mahkemesi'nin "hak ihlali" kararının ardından tahliye edilen "Balyoz Planı" davasının 236 sanığının yeniden yargılanmasına devam ediliyor.
Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nce sanık sayısının fazlalığı nedeniyle Şehit Hakan Kılıç Konferans Salonu'nda görülen davanın 2. duruşmasına, 190 tutuksuz sanık ve avukatları katıldı.
Mahkeme Heyeti Başkanı Özlem Karaçam, duruşmada yapılan ses ve görüntü kaydıyla ilgili bir açıklama yapmak istediğini belirterek, şunları söyledi:
"Geçen duruşma sırasında bazı sorunlar çıktı, arada beklemek zorunda kaldık, zaman uzun sürdüğü için bazı avukatlar itiraz etti. Adliyenin teknik ofisiyle görüştük. Onların sağladığı bir kamera olacak daha sağlıklı olması açısından. Görüntüler hiçbir şekilde kendilerine verilmiyor. Kayıtlı olan belgeler tamamen silinerek alındı. Bu şekilde tutanağımız var elimizde. Yani TRT olarak hiçbir kayıt tutmuyorlar ellerinde."
Duruşmada, dünkü celseye katılmayan sanıkların ve avukatların isimleri tutanağa geçirildi. Mahkeme Başkanı Karaçam, sanıklara ve avukatlara, iddianamede isnat edilen suçlamaları hatırlattı.
Karaçam, sanıklara ayrıca "Dinlenilen iki tanık da darbeyle ilgili herhangi bilgilerinin olmadığını söyledi. Herhangi bir itirazınız var mı buna ilişkin?" diye sordu. Sanıklar da tanık beyanlarına itirazları olmadığını belirtti.
Emekli Oramiral Özden Örnek, tanık beyanlarına itirazı olmadığını ifade etti.
Bilirkişi listesine yönelik eleştirilerini dile getiren Örnek, "Bilirkişi listesini tanımıyorum. Her bir bilirkişinin öz geçmişi, hangi okullarda okuduğu, bilirkişi sertifikası var mı yok mu bunların bildirilmesini istiyorum. Bu davada 16 bilirkişi raporu var. Sanıkların da aldırdıkları raporlarla toplamda 40 rapor var. Bundan önceki mahkeme, esası reddederek sadece uyduruk bir nedenle bilimsel gerçekleri reddetti" diye konuştu.
Emekli Tuğamiral Osman Kayalar, yeni bilirkişi heyeti oluşturulmasına gerek olmadığını belirterek, şunları söyledi:
Sonunda tanıklar lütfedip de konuşabildi, darbe planı olmadığını söyledi. Artık daha fazla maddi kayba uğramak istemiyorum. Uğradığım zararların telafisini istiyorum. Dosyada pek çok bilirkişi ve uzman mütalaası var. Dijital kayıtların başka tarihlerle eklendiğini göreceksiniz. Çünkü bizi bunlarla suçladılar. Silivri Vergi Dairesi'ne yatırdığım mahkeme harcının da tarafıma yatırılmasını istiyorum."
Emekli Tümamiral Cem Gürdeniz, "Balyoz kumpası hukuken de siyaseten de çökmüştür. Murat Özenalp hayata geri dönebilir m? Gasp edilen hayatlarımız geri dönebilir mi? Tanıklar çok geç konuşmuşlardır. Kayıplar çok büyüktür. Bu davaların adalet istemine verdiği ağır zararla Türkiye onarılması güç yaralar almıştır. Balyoz ve türevi davalar, Türk yargı ve adalet tarihinin kara lekeleridir. Bu lekelerin bir an önce temizlenmesi lazım" değerlendirmesinde bulundu.
"Askeri bilirkişi oluşturulsun"
Görüşü sorulan Emekli Albay Servet Bilgin, önceki mahkeme heyetinin bilirkişiler tarafından manipüle edildiğini savunarak, yeni bilirkişi heyetindeki kişilerin araştırılmasını istedi. Bilgin, "Dışarıdan etkiye mensupsalar bu kişilerin seçilmemesini, askeri bilirkişi oluşturulmasını istiyorum" şeklinde konuştu.
Emekli Tuğgeneral Süha Tanyeri, "Dün tanıkların verdiği ifadeler, iddianamede atfedilen iddiaları yalanlamakta yeterlidir diye düşünüyorum. Bu kadar teknik olmasına rağmen yine de hala bu CD'lerin sahte olduğuna dair şüpheniz var mı yok mu onu da merak ediyorum. Bunu bilirkişiye de sormanıza gerek var mı bilmiyorum?" dedi.
Mahkemenin iddianameyi reddetmesini ve yargılamanın düşmesini talep eden emekli Tümgeneral Recep Rıfkı Durusoy, "Kanun bunu tarif etmemiş, böyle bir suç yok. 'Bayrampaşa biz çok kalmayacağız' filmindeki hadise daha vahim bir şekilde bizim başımıza geldi" ifadelerini kullandı.
Tanık beyanlarına itirazının olmadığını ifade eden Durusoy, şunları söyledi:
"Dijital verilerde benim iki yerde ismim geçiyor. Şahsımla ilgili kimin yazdığı ve ne amaçla yazıldığı belli olmayan veriler. Bu dosya nasıl ortaya çıkmış, bu tespit edilmeli. Bu tespit edilmeden ona karşı bir savunma yapmak da mümkün değil. Salakça hazırlanmış bir planın, uygulanamayacak bir planın, nasıl uygulanamayacağına dair askeri bilirkişilerin rapor hazırlamasını talep ediyorum. Oradaki ifadelerin uygulanamayacak olduğu ancak bir askeri bilirkişi size ifade edebilir."
İSTANBUL (AA) - Anayasa Mahkemesi'nin "hak ihlali" kararının ardından yeniden görülen "Balyoz Planı" davasının duruşmasında, bir kısım sanıkların avukatı Günizi Dizdar, "Siz bu dosya ile bir enkaz devraldınız. Bu davada sizlerin sayesinde bir aklanma olacaktır. A'dan Z'ye bütün sorumluların hesap vermesi gerekir" dedi.
Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nce sanık sayısının fazlalığı nedeniyle Şehit Hakan Kılıç Konferans Salonu'nda görülen duruşmada, sanık avukatlarına, tanık beyanları ve oluşturulan bilirkişi listesine itirazları olup olmadığı soruldu.
"Bu davada sizlerin sayesinde bir aklanma olacaktır"
Duruşmada, sanık avukatlarına, tanık beyanları ve oluşturulan bilirkişi listesine itirazları olup olmadığı soruldu.
Eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Çetin Doğan'ın avukatı Hüseyin Ersöz, İstanbul Teknik Üniversitesi'nden gelen listeye ilişkin, dosyada farklı uzmanlık alanlarına sahip kişilerin olduğunu söyledi.
Bu kişilerin birisinin iletişim, diğerinin yapay zeka konusunda uzman olduğunu, bir diğer kişinin de fiilen akademisyenlik yapmadığını kaydeden Dizdar, "Örneğin Prof. Dr. Sema Oktuğ iletişim teknolojileri alanında uzman, Prof. Dr. Nadya Erdoğan fiilen akademisyenlik yapmıyor. Prof. Dr. Zehra Çataltepe yapay zeka üzerine yoğunlaşmış. Yard. Doç. Dr. Sinan Saraç da biyoloji ve bilgisayar bilimleri konusunda uzman. Yargıtay'dan dönen dosyada bilirkişi incelemesi kararı verilmişti. Eğer bu dosyada da bilirkişi incelemesi kararı verilecekse o dosyadaki soruların celp edilmesini ya da tarafımıza sorular için zaman tanınmasını istiyoruz" diye konuştu.
Bir kısım sanıkların avukatı Celal Ülgen, "Dün dinlenilen 2 tanık ifadesi oldukça net, açık ve berraktır. Bir şey söylemeye gerek yoktur. Doğruyu ve gerçeği anlatmışlardır" ifadelerini kullandı.
Dijital verilerle ilgili konuşan Ülgen, şunları söyledi:
"Dosyada 9 nolu CD adında bir CD var. Gazeteci Mehmet Baransu önce CD'leri bir DVD'ye kaydederek, bu şekilde savcılığa veriyor. Savcılık da 'Bize bunların aslını getir' diyor. Ne hikmetse CD'ler bulunamıyor ve bir hafta sonra asılları teslim ediliyor. Ancak, sonradan verilen CD'ler ile öncekiler farklı, içeriği değişiyor. Biz günlerce bunların ortaya çıkarılmasını istedik. Neden CD değişmiş, bu hususta sorularımıza hiç cevap verilmemiş. Bu CD'lerin nasıl değiştiğinin sorulması lazım."
Bir kısım sanıkların avukatı Günizi Dizdar, "Siz bu dosya ile bir enkaz devraldınız. Hiç kimsenin kabul edemeyeceği kadar ağır kayıpları da buradan unutmamamız gerektiğini ifade etmek istiyorum. Bu davada sizlerin sayesinde bir aklanma olacaktır. Hiç yaşanmaması gereken bir dönemin aklanma aşaması olacaktır. Bu nedenle bilirkişi konusunu çok önemsiyoruz. A'dan Z'ye bütün sorumluların hesap vermesi gerekir" dedi.
Mahkeme Heyeti Başkanı Özlem Karaçam, duruşmaya bir saat ara verdiğini açıkladı. Duruşma, aranın ardından avukatların tanık beyanları ve oluşturulan bilirkişi listesine ilişkin beyanların alınmasıyla devam edecek.
Hiç yorum yok
hakaret içeren ve alâkasız yorumlar yayınlanmayacaktır. Hukuki sorumluluk yorum sahibine aittir.